Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Acaibül Acaibat Muharrem Sevil Büyüyen Ay Yayınları

%28
220.00 TL
159.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Büyüyen Ay Yayınları
ISBN : 9786052071786
Kazancınız : 61.00 TL
Kazanacağınız Puan : 159 Puan
Sayfa Sayısı : 240
Kitap Ebatı : 13x19
Toplam Satılan : 2 Adet
Bugün Ziyaret : 11 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 03 Mayıs Cuma gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Acaibül Acaibat Muharrem Sevil Büyüyen Ay Yayınları

Acaibü'l- Acaibat, nereye böyle sorusuna şahitlik etmenin kıymetini hatırlatma çabasının yanı sıra kendi nefislerini yeren, birbirlerini uyaran ve mermameti ve sabrı tavsiye eden atalarımızın mesellerinden bizlere düşen hisse nedir sorusunu dert ediniyor.

Bu kitabın müellifi der ki: Toydum, yeni terleyen bıyıklarıma sevdalanmıştım. Yeniliğime sevdalanmamın beni bir mahpusluğa düşüreceğini işitmemiştim. Hafız’ın sesi de eskide kalmış bir yankısız tumturaktan ibaretti. Kendi yeniliğine mahpus kimselerle karşılaşmam, sarmaş dolaş ve dahi yoldaş olmam bir otomatik prosesyon oluverdi. Yeni kitaplar, yeni filmler, yeni gösteriler yeni her ne varsa onu gözetmeler, her yeni gün onu kollamalarla geçti gitti toyluğum. Bir de bugünün daha pekiştirerek söylersek yenileşmenin diliyle Mevlana’ya yepyeni şeyler söyletmek lazımı ekleyince, ardımdan ve hatta benden gelen yenilere diyecek sözüm, bakacak nazarım kalmadığını gördüm. Bu yenilerin de bana bir o kadar uzak kaldığını ister istemez tattım.

Hep bir frenkeştayn silsilesi miydi, bu yenileşmeci cereyan.

Belki daha da ötesi…

Şehrime, mahalleme, evime karşı ilişen kulak sancısının damlasının, göz ağrısının merheminin keşf ve icat edilmesini mi bekliyecektim; yoksa her geçen gün toprağa daha yakınlaşan bu gövdemle eski kitapların tozunu mu sürecektim gözüme, ninemin ninnisini annemin manisini mi kulağıma damlatacaktım.

Yeniliğin lisanımızda faili bildirmeden  haykırdığı yenilmek ile bağından yola çıkarak acaiblerin acaibi bir zamanda yaşayıp da bu yenilmeyi yemiş olmaya öz esefimdir. Acaib olan ne dedem idi ne ninem meğer benmişim tövbesidir. Sizlere kokusu nahoş, görünüşü tiksinç, nağmesi ahenksiz gelebilir. Yılmayın okuyun derim.

Ahir ömrümde gördüm ki, tövbeyi unutunca insan, kıssalar da meseller de esâtir’ül evvelin oluveriyor. Ve unutuveriyor hem nisyanda hem ünsiyetde olan insan; hangi ayak izlerinin takip edilmeye değer hâl ve durum olduğunu!

Onlar ki, her yerde azlar ve her vakit varlar; her kimi görse Hızır bilenler, her geceyi de Kadir. Bu zamanın bir acaib işidir ki, bu kitabı neşretmeye heveskar bir acaib naşir de bulmuştur kendine.

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler