Yazar Hakkında
Babası Hoca Hilmi Efendi, annesi Huriye Cemile`ydi. İlk ve ortaöğrenimini Kovacılar`daki Rehber-i Tahsil Mektebi`nde yaptı. Ardından Mercan İdadisi`ni bitirdi.
İlk yazı ve şiirlerini idadi öğrencisiyken yazdı Tecelli ve Servetifünun`da yayımladı (1912). 1908`de girdiği Darülfünun Edebiyat Fakültesi`nden dört yıl sonra mezun oldu. Gazeteciliğe Tanin`de (1912) "Cumartesi Konuşmaları"yla, daha sonra da makaleler yazarak başladı. İlk Trakya gezisini gazeteci olarak yaptı. Aynı yıl Dahiliye Nezareti`nde Talat Paşa`nın hususi kalem memuru oldu. İkinci Trakya ve Bükreş gezilerini hem bu sıfatla, hem de gazeteci olarak yaptı. Büyük Savaşın ilk yıllarında Suriye`de Cemal Paşa`nın yanında Dördüncü Ordu Karargahı İkinci Şubesi`nde ihtiyat zabitiydi, ancak bütün siyasal ve yönetsel işlere bakan şubenin şefiydi. Savaşın son yılında da Cemal Paşa bahriye nazın olunca, Balıriye Nezareti hususi kalem müdür muavini oldu. Bir süre de Çarkçı Okulu`nda Türkçe ve edebiyat dersleri okuttu.
Birinci Dünya Savaşı`na ilişkin yazılarını Ateş ve Güneş (1918) kitabında topladı.
Kazım Şinasi Dersan, Necmettin Sadak ve Ali Naci Karacan`la birlikte çıkardıkları Akşam gazetesinde (1918), Günün Fıkraları başlığı altında sürekli yazılar yazdı. Burada Kurtuluş Savaşı`nı, Mustafa Kemal`i destekleyen yazılarından dolayı idam isteğiyle Divanıharbe verildi. Yargılamanın uzaması, ardından da İnönü Zaferi`nin kazanılması üzerine serbest bırakıldı.
10 Eylül 1922`de Anadolu`ya geçti. Tanin ve Hakimiyet-i Milliye`deki yazılarıyla Mustafa Kemal`i, Milli Mücadele`yi desteklemeyi sürdürdü. Savaşın ardından Yunan ordusunun yakıp yıktığı yerleri saptamak için kurulan Tetkik-i Mezalim Heyeti`nde Halide Edip, Yakup Kadri, Mehmet Asım`la birlikte yer aldı, tüm Batı Anadolu`yu dolaştı.
Bolu (1923-1927) ve Ankara (1927-1950) milletvekili seçildi. 1952`de Bedii Faik`le Dünya gazetesini kurdu, ölünceye kadar bu gazetenin başyazarlığını yaptı. Ayrıca çeşitli taıihlerde Hakimiyet-i Milliye, Ulus ve Milliyet gazetelerinin başyazarlığını yapan Falih Rıfkı, yeni Türk alfabesinin hazırlanması ve uygulanması sırasında Dil Encümeni`nde ve Türk Dil Kurumu`nun kuruluşunda görev aldı.
1950`lerde Dünya gazetesinde DP`ye karşı Atatürk devrimlerini savundu. Falih Rıfkı`nın ilk yazılarının çıktığı Servetifünun ve sürekli yazdığı Tanin dışında Bu Şehbal, Şair; Nedim, Yeni Mecmua`da da yazılar yayımladı. Büyük Mecmua`dan sonra ise, sürekli olarak gazetelere yazdı.
Aralıksız 27 yıl milletvekilliği yapan Falih Rıfkı Atay, yazarlığını da bu doğrultudaki çalışmalara adadı. Atatürk devrimlerinin korunması ve Batılılaşma yolundaki çabalarıyla güçlü, başarılı bir gazeteci-yazar durumuna geldi. Atatürk` le ilgili anıları 1981`de "The Atatürk I knew, Falih Rıfkı Atay; an abridged translation of F.R. Atay`s Çankaya by: Geoffrey Lewis" künyesiyle YKY yayımladı.
Atatürk`e olan bağlılığı ve yakınlığı ile tanınan Atay, Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında gezi yazısı türünde en çok eser veren sanatçıdır. Cümleleri kısa, akıcı ve etkilidir. Atatürk`e ilişkin anılarını "Çankaya" adlı eserinde bir araya getirmiştir.