Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Kehribar Zamanında Aşk Hayy Kitap

%35
215.00 TL
139.75 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Hayy Kitap
ISBN : 9786059841306
Kazancınız : 75.25 TL
Kazanacağınız Puan : 139 Puan
Sayfa Sayısı : 324
Kitap Ebatı : 13x19
Toplam Satılan : 49 Adet
Bugün Ziyaret : 24 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 21 Haziran Cuma gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Kehribar Zamanında Aşk Hayy Kitap

Emek özürlü ilişkilere, fedakârlık yoksunu aşklara, sadakat sakatı dostluklara, sabırdan arınmış yılları yaşayanlara inat…

Bir aşk hikâyesi…

16 yaşında körpecik bir genç kız… Kendisinden 17 yaş büyük, yüzünü ilk defa nişan gecesi görerek görücü usulü evlendiği 32 yaşında, olgunluk sınırlarında, mesleği hâkimlik olan bir erkek…

Bir akşamüstü, güneşin batışını gören bir balkonda, elinizde ince belli kristal çay bardakları, ağzınız bir karış açık dinlediğiniz anılar gibi bir masal…

Öyle içten, öyle katıksız…

Bir sevgi, fedakârlık, sabır, özen, saygı, minnet ve vefa hikâyesi. İçinde hastalıklar da var, ölümler de, acılar ve hayal kırıklıkları da. Ama bütün bu gerçekler nasıl taşınır, nasıl her bir korku, her bir hüzün sevgiyle harmanlanıp akide şekeri gibi ağızda eritilir gider, onun masalı.

Sevgi sözcüklerinin söylendiği, seslerin yükselmediği, en ufak emeğe binbir teşekkürün edildiği, başarıların kutlandığı, başarısızlıkların adının “değişim” olarak alınıp hayırlı dileklerle kutsandığı, güngörmüş bir hikâye.

Öyle bir masal ki, sonu, sonsuza kadar mutlu yaşadılar diye biten ve sonu “gerçekten” bu olan bir aşk.

Güzellikler güzel iken, sevgiler çıkarsız, törelerimiz töre iken, merhametimiz yüreğimizde kaynıyor iken, ülkemiz bu kadar her şeye sahip değil, aslında fakir ve fakat manen bir o kadar da zengin ve onurlu iken hayat nasılmış hatırlayabilmek için…

İnsanların emek vererek, gayret ederek, çalışarak, sabrederek, dürüstlükle, hevesle, coşkuyla ve nihayetinde “hak ederek” yükselip saygıdeğer olabildiği zamanları anmak için.

Komşuda pişen bize de düşer diyen ve buna gerçekten inanan bir nesil vardı bir zamanlar diyebilmek için…

Ve namus, ahlak, adalet, gurur şimdiki gibi demode değilken yaşam nasıldı, hayal edebilmek için…

“Beni anmak istediğinizde bir buluta bakın, bir kuşa bakın, rüzgârı yüzünüzde hissedin ya da benim için evde vazoya bir çiçek koyun, onu koklayın. Ben baktığınız yerde olurum.”

Kitabın arka kapak yazısı:

Yüzyılın aşkı! Üstelik gerçek…
“Münevver titreyen elini yavaşça o’nun eline bırakıverdi.
Elini sımsıkı kavradı eli.
Sıkı ama nazikçe… Öyle nazik bir tutuş ki, sanki yavru bir kuşu avucuna alırcasına… İncitmemeye özen gösterir gibi…
Üstelik bu ayaz kış gününde, nasıl olabiliyorsa sıcacıktı elleri. Yumuşak, güven verici…
Başını kaldırdı, baktı Münevver.
Gözgöze geldiler.
Kehribar rengi gözleri vardı!..”

Aşk biraz kehribara benzer aslında…
Bir ağacın özsuyu gibi insanın doğasında vardır…
Reçine diye yüzüne bakmadığımız o şey, yıllar boyunca binbir mevsimi yaşar, en sert rüzgârlarda savrulur, en vahşi yağmur taneleriyle dövülür, en sıcak güneşle ısınır, en soğuk karla kaplanır… Sonunda ise şahane bir renkte çok değerli bir taşa dönüşür. Adına o zaman kehribar derler…
Aşkın kehribar hali herkese nasip olmaz. Çünkü sabır gerektirir. Emek gerektirir. Hoşgörü gerektirir. Vefa gerektirir. Reçineyi mücevher yapan zorlu süreçte ellerinizi sımsıkı kenetleyip durabiliyorsanız eğer, boynunuza kehribardan kolyenizi ışık ışık bir nişan gibi takarsınız.

Kehribar aşkın ta kendisidir…

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler