Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Marxın Hayaletleri Jacques Derrida Ayrıntı Yayınları

%25
204.00 TL
153.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Ayrıntı Yayınları
ISBN : 9789755392820
Kazancınız : 51.00 TL
Kazanacağınız Puan : 153 Puan
Sayfa Sayısı : 272
Kitap Ebatı : 13x19
Toplam Satılan : 2 Adet
Bugün Ziyaret : 5 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 24 Mayıs Cuma gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Marxın Hayaletleri Jacques Derrida Ayrıntı Yayınları

J. Derrida çağımızın en özgün düşünürlerinden biri kuşkusuz. 1950’lerde özellikle Fransız kültüründe etkili olan yapısalcılık ve sonrasındaki Marksist, eleştirel, özeleştirel tartışmalarda doğrudan taraf olmadı Derrida. Platon, Rousseau, Kant, Hegel, Nietzsche, Husserl, Heidegger, Freud okumaları sonrasında kendi adıyla birlikte anılan "yapıçözüm"le çıktı düşünce sahnesine. Bu karmaşık kavramsal düzenek, Batı düşünce tarihinin ve buna bağlı kültürel, siyasi, teknik pratiklerin, tavır alışların mekanizmasını çözümlemeye elverişli bir araçtı. Yapıçözüm geçmişin hayaletleriyle olduğu kadar söz konusu kültürel ortamla da diyalog içinde oluşturulmuştu.

Derrida, 1989’da duvar yıkıldıktan sonra ve Marksizmin duvarın yıkıntıları altında kaldığını sokaktaki adamın bile dile getirdiği bir sırada, Marx’ın Hayaletleri’yle Marksizm hakkında söz aldı. Liberalizmin ve şu anda var olduğu haliyle demokratik yönetimlerin zafer çığlığına ve eski bir Hegelci tema olan "tarihin sonu"nu ilan eden Fukuyama’ya çözümleyici bir değerlendirmeyle yanıt verdi. Marx’ın mirasının dinsel mesihçilikten ayrı bir mesihsel izlek çerçevesinde yeniden okunarak sahiplenilmesi gerektiğini savundu. Aykırı bir zamanda aldığı bu tavırla belirli bir "Marksizm ruhu"na sadık kaldığını ilan etti. Marx’ı çok sevdiği Shakespeare ve Max Stirner üzerinden yeni bir gözle okumaya girişti. Hatta bir "Yeni Enternasyonal" önerdi: Zamansız ve konumsuz, adsız ve unvansız, gizli değilse de pek az kamusal, sözleşmesiz, eşgüdümsüz, partisiz, vatansız.... bir "karşı-fesat" birliği. Marx’ın Hayaletleri’nde "zaman ayrılık", "zamanın çığırından çıkmışlığı", "mevcudiyetin kendi kendisiyle bir türlü örtüşememesi", "yabancılaşma", "meta", "fetiş", "giderek karmaşıklaşan tele-teknolojiler ve protez sorunu" gibi konuları tartışıyor Derrida. Bu canlı sorunların Marksizmin şiirselliğinden bir türlü kurtulamamasının nedeni olan hayalet ve musallat olma mantığının kökenlerine iniyor.

Derrida’ya göre Marx "sahne mantığı" denebilecek bir mantığın taslağını çizer. Ama bunu aşmak üzere bu mantığın dışında "sahici", zamanın yerine yeniden yerleştiği, adaletin sağlandığı bir dünya varsayımına duyduğu inancın getirdiği ironi ve keyifle çizilir bu taslak. Bu onu mesihsel bir damara bağlar. Marksist eleştiri "sahici" ile "sahte" arasında böylesi ülküsel karşıtlıklar oluşturma iznini kendine verir. Oysa yapıçözüm, eleştirinin kendisini olanaklı kılan ülküselliğin ve "hayaletimsi" olanın indirgenemezliğini vurgularken Marx’ın çoğul ruhlarına yaslanır. Eğer Marksizmin birden fazla ruhu varsa, bu varlıkbilimsel varyok (to be or not to be) kategorilerini aşar. Bu durumda teşhis edilen "ölüm"ün kesinlikten yoksun olmasıdır asıl korku nedeni. Verili bir hukuka indirgenemez olan adalet ve gelecek için bir hayaletin gizine sahip çıkmak gerekliliği doğar o zaman.

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler