Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Rus Jeopolitiği - Avrasyacı Küre Yayınları

%15
300.00 TL
255.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Küre Yayınları
ISBN : 9789756614129
Kazancınız : 45.00 TL
Kazanacağınız Puan : 255 Puan
Sayfa Sayısı : 432
Kitap Ebatı : 14x20
Toplam Satılan : 11 Adet
Bugün Ziyaret : 17 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 29 Mayıs Çarşamba gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Rus Jeopolitiği - Avrasyacı Küre Yayınları 

Sunuş

Ruslar ve Türkler 'imparatorluk kurucu' iki millet olarak ortak jeostratejik alanlarda yüzlerce yıl boyunca rekabet ettiler. Bu rekabet ilişkisi çoğu kez iki farklı medeniyetin coğrafi ve kültürel alanda karşı karşıya gelmesi şeklinde olmuştur. Askeri çatışmalarla sınırlı olmayan bu ilişki biçimi, etkisini, iki imparatorluğun sınırlarını, hinterlandını aşan jeokültürel alanlara taşımıştır.

Tarihi Osmanlı-Rus veya Türk-Rus rekabetinin, bu iki imparatorluğun varisi siyasi yapılarca farklı yoğunluklarda da olsa sürdürüldüğü söylenebilir.

Osmanlı'nın kuzey ve batı istikametinde stratejik genişlemesi, imparatorluk haline gelen Rus gücüyle karşılaşmakta gecikmeyecekti. Bu karşılaşma kuzey ve batı istikametinde olduğu kadar doğu ve kuzey doğu yönünde de cepheleşmeye dönüşecekti. Osmanlı'nın aynı anda hem kuzey hem batı yönünde ilerleme stratejisi ile Rusların batı ve güney yönünde ilerleme stratejisinin bu iki gücün çatışmasına dönüşmemesi mümkün değildi.

Özellikle İstanbul'un Osmanlıların eline geçmesinden sonra Ruslar, Ortodoksluğun merkezi olmak iddiasıyla Üçüncü Roma misyonunu üstlenmekte gecikmediler. Rusların Osmanlı karşısında Ortodoksluğun evrensel merkezi olma iddiası ile İstanbul'un tarihi Ortodoks merkezi olma durumu iki güç arasındaki rekabetin askeri alanla sınırlanamayacağını gösterdi. Bu siyasal ideoloji arayışı Ruslarda emperyal iddialarına paralel olarak canlılığını korudu. Çarlık Rusya'sında olduğu gibi Sovyetler Birliği döneminde de farklı ideolojiler adına olsa da, Rus stratejik zihniyetinin temel yönelimleri süreklilik arzetmiştir.

Rus yayılması, sadece Osmanlılar aleyhine yönelik bir strateji değildi şüphesiz. Ancak Asya ve Avrupa'nın önemli kısmına hükmeden, dünyanın jeostratejik hakimiyet alanlarının kilit bölgelerini elinde tutan bu iki gücün birbiriyle rekabeti çok değişik düzlemlerde ortaya çıkacaktı. Bu tarihi süreç anlaşılmadan bugün Rus stratejisini anlamlandırmak mümkün değildir.

Bu kitap şüphesiz Osmanlı-Rus ilişkileri üzerine yapılmış bir çalışma değil. Ancak yüzlerce yıl iki büyük imparatorluk arasında varolan ilişkiye rağmen bugünkü Türklerin Rusları yeterince tanıdığı söylenemez. Rus stratejik zihniyetini çözümleyebilmek için bu ulusun tarihi serüvenini, stratejik yönelimini, jeopolitiğini ve tüm bunları şekillendiren temelleri anlamak zorundayız.

Ruslar, bir imparatorluk olarak tarih sahnesine çıktıkları andan itibaren doğu-batı ve güney ekseninde genişleyerek dünya kara hakimiyetinin önemli kısmını ellerinde tutmuşlardır. Rusların egemenlik kurdukları coğrafya ile Rus kimliği ve ulusal idealleri arasında doğrudan ve sürekliliği olan bir ilişki varolmuştur.
Rus kimliğinin en önemli yanını oluşturan imparatorluk düşüncesini besleyen, stratejik yönelimlerini belirleyen tarihi ve kültürel arka plan her zaman için değişik formlarda da olsa canlılığını korumuştur. Bu dinamizm anlaşılmadan geleceğin dünyasında Rusya'nın nasıl bir rol alacağını anlamak/anlamlandırmak mümkün olamaz.

Aleksandr Dugin yaşayan önemli Rus jeopolitikçilerinden biri olmasının yanı sıra Uluslararası Avrasya Hareketi'nin lideri sıfatıyla ülke politikasının içinde bir isim olarak da bilinir. Ancak onu herhangi bir siyasi eylemciden ayıran yanı teorik birikimi ve bu özelliği ile Rus yönetici elitleri arasında oynadığı etkin roldür.
Dugin bu eserinde teorik temellerini oluşturmaya çalıştığı Avrasyacılık düşüncesiyle farklı siyasi rejimler altında değişmeyen, tutarlı bir süreklilik gösteren Rus stratejik zihniyetinin ipuçlarını vermektedir.

Kitabın bugünkü Rusya ile tarihi Rusya ve Rus kimliği arasında kurduğu ilişkiye vurgu yapması dikkat çekici. Rus kimliğini oluşturan tarihi ve kültürel unsurlarla mekan ilişkisinin kodlarını veren analizleri yarınki Rusya'nın muhtemel yönelimlerini keşfetmek açısından son derece açıklayıcı...

Rusça aslından Türkçeye kazandırdığımız bu eser, Dugin'in Jeopolitiğin Temelleri: Rusya'nın Jeopolitik Geleceği başlıklı çalışmasının bir bölümünü oluşturuyor. Belli başlı jeopolitik kuramların bir tekrarına ayrıldığı için birinci bölümden sarfınazar edilerek kitabın asıl metnini oluşturan ve Dugin'in temel tezlerini açıkladığı diğer bölümler tercüme edildi.

Bu anlamda yazarın, Sibirya'dan Baltık Denizi'ne, Atlantik ekseninden Avrasya jeopolitiğine uzanan değişik konulara ilişkin jeopolitik çözümlemeleri, eseri herhangi bir uzman çalışmasından farklı kılıyor. Bu kadar geniş zaman ve farklı coğrafyayı içine alan analiz ve öneriler, Dugin'in birikimini yansıttığı gibi Rus ulusal kimliğinin dayanaklarını da ortaya koyuyor.

Birbiriyle tarihin önemli kısmında yakın temas içinde olmuş bu iki imparatorluğun varisleri olarak bu iki ulus birbirini tanımak zorundadır. Rus stratejik zihniyetinin anlaşılması yönünde bu kitabın ülkemizde önemli bir boşluğu dolduracağından kuşku yok.

Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler