Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Tanrım Konuşmalıyız; Lütfen, Mümkünse Hemen! Çizgi Kitabevi Yayınları

%15
280.00 TL
238.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Çizgi Kitabevi
ISBN : 9786059108645
Kazancınız : 42.00 TL
Kazanacağınız Puan : 238 Puan
Sayfa Sayısı : 399
Kitap Ebatı : 14x21
Bugün Ziyaret : 13 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 18 Mayıs Cumartesi gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Tanrım Konuşmalıyız; Lütfen, Mümkünse Hemen! Çizgi Kitabevi Yayınları


"Vardan da yoktan da öte 'Var' vardır!"

Tanrım; Sana 21. yüzyılın 'bencil (egoist), 'yapayanlız' ve kendi ellerimizle küçültüp daralttığımız, hatta mas-mavi iken kirletip kararttığımız şu 'küresel' 'kapitalist (Ahiret yok sayıldığı, seküler bir metafiziğin mücessem hale geldiği, peşin-acil bir ekonomik şirk sistemi) dünyamızdan gezegenimizden, diğer bir deyişle (abartmıyorum); "birey," "aile" "toplum" ve "ümmet" olmanın anlamını değerini yitirip bitirdiğimiz 'metropol'lerde 'devasa gigantic' bir teknik ve/veya ekonomik 'global' sistemin birer "esiri"i olan kafes"lerimizden, ya da Ali Şeriati'nin "İnsanın Dört Zindanı" adlı eserindeki benzetmesiyle "insanın bireysel vicdanını, özgürlüğünü ve yaratıclığını engelleyen"  o "zindan" larımızdan sesleniyorum!

Sesimi (zi) duyup-işitir misin bilmem Tanrım! Aslında demek istediğim elbette  sorun Sende, Senin duyup-işitmende değil, tabii ki duyup işitiyorsun sesimi (zi) Sorun bende, bizde; böylesi bir dünya ve böylesi bir yaşam halinden Sana sesimi (zi) ulaştırıp-ulaştırmadığım (ız) dan kuşkuluyum da ondan! Sen sakın yanlış anlama, serzenişim bu yüzden...

Hükmünü kaldırdılar yeryüzünden Tanrım! Seni de, dinini de, Rusya kökenli Amerikalı ünlü sosyolog Alexandroviç P. Sorokin'in deyimiyle "büsbütün" elden çıkardılar! Çünkü öyle ya, "hükümsüz bir Tanrı'yı sever"miş liberalizm!

Onlar bir taraftan Müslüman görünümlü sözüm ona İslam kisvesi altında, münafık karakterli müşrikler öbür taraftan Seni de, dinini de, hükmünü de ilga edip tutukladılar! Oysa Senin kutlu kitabın Kur'an'la şekillenen "Kur'an İslamı'nın yirmi küsur senelik kuruluş tecrübesi ve tarihinde olduğu gibi; barış'ın tesisi için savaş alanlarında, çarşılarda, pazarlarda, piyasada, parlementolarda, mahkemelerde, hasılı yaşamın tüm alanlarında olan ve olması gereken Seni ve hükmünü, buralardan çıkartarak, salt mabedlere hapsedip, kapattılar; Seni mabedlerde tutukladılar...!

Çağsıl sorunumuz; Martin Buber'in söylediği gibi "Tanrı tutulması" ve /veya daha doğrusu "Tanrı'nın mabedlerde tutuklanması" sorunudur! Bu haddini bilmezliğe, bu zulüm, şirk ve aymazlığa "dur!" deyip, son vermeden, Tanrım Seni tekrar (gönlümüzde, zihnimizde) diriltmeden ve Seni yeniden özgürlüğüne kavuşturmadan, bizler de özgür olamayacağız!

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler